ÖLÜM VE YAŞAM « Bulancak Ajans

23 Mart 2023 - 05:07

Gündoğdu Yıldırım Kimdir? Karaman ili Taşkale Kasabası’nda doğdu. İlkokul, Ortaokul ve Liseyi Taşkale Kasabasında tamamladı. Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun oldu. Eğitim Yönetimi Teftiş Planlama ve Ekonomisi alanında yüksek lisans yaptı. A.Ö.F Sosyoloji Bölümünü bitirdi. Halen A.Ö. F Felsefe Bölümünü okumaktadır. İlk kitabı 2008 yılı mayıs ayında çıktı. Üç kitabı (Türküler Susmaz, Bir Başka Köşeden ve Tipi) Kültür Bakanlığı İnceleme Komisyonu’ndan geçti ve Kültür Bakanlığı kütüphanelerinde yerini aldı. Yerel gazetelerde ve seksene yakın internet sitesinde köşe yazarlığı yaptı. Halende birçok internet sitesinde köşe yazarlığı yapmaktayım. Kitapları: 1- Türküler Susmaz (öykü) 2- Bir Başka Köşeden (Köşe Yazıları) 3- Tipi (öykü) 4- Arap Kızı (Roman) 5- Şevket ve Ben (Roman) 6- Sultan (Roman)

Gündoğdu YILDIRIM

ÖLÜM VE YAŞAM

Farkında mısınız, ne çok ölüyoruz. Onlar, yüzler, binler… Sosyal medyada, ölümünü duyduğumuz kişiler, ölmüş bile sayılmıyor. Normal ölümlerin adı yok!

ÖLÜM VE YAŞAM
Son Güncelleme :

27 Şubat 2023 - 11:28

ÖLÜM VE YAŞAM

Farkında mısınız, ne çok ölüyoruz. Onlar, yüzler, binler… Sosyal medyada, ölümünü duyduğumuz kişiler, ölmüş bile sayılmıyor. Normal ölümlerin adı yok! 

Neden mi?

Ülke son yıllarda binlerce insanını kaybetti.

Kaybetmeye de devam ediyor.

Daha dün Covid 19 salgınında, yüz binin üzerinde insan öldü.

Sonra orman yangınları ve can kayıpları…

Yetmedi, İzmir depremi ve ölümler…

Ve asrın felaketi, iki büyük deprem…

Maraş merkezli Pazarcık 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6 şiddetinde art arda yaşanan depremde on şehir yerle bir oldu.

Son verilere göre, bu depremlerde 44 bin insan hayatını kaybetti. 

Yüz binin üzerinde yaralı var. 

Hala da devam ediyor enkaz kaldırma çalışmaları.

Ölüm ve yaşam!

Ölümle, yaşam arasında ince bir çizgi var! 

Bir varsın, bir yoksun misali…  

Ölümle bir yaşıyor insan!

Ölüm ve yaşam!

Ölüm, her yerde…

Ve her an!

Yaşarken ölmek bu olsa gerek…

Yaşayan ölüleriz…

Ya da “Ölmüş yaşayanlar da” denilebilir.

Depremden kurtulmak, yaşamak anlamına gelmiyor.

Yaşıyor sayılmıyoruz…

Yaşayan beden oluyoruz…

“Hatay’da yaşadığı depremin ardından Adapazarı’na gelen 20 yaşındaki üniversite öğrencisi B.K.Ş. deprem şokunu burada atlatmaya çalışıyordu. Yaşanan depremde çok sayıda arkadaşını kaybetmesi nedeniyle bunalıma giren genç yaşadığı dedesinin evinde doğalgaz borusuna kendini astı. B.K.Ş.’nin sosyal medya hesabında vefat eden arkadaşlarıyla ilgili yaptığı paylaşımlar hala dururken intihar haberi alındı. Depremde kaybettiği arkadaşlarının fotoğraflarını paylaşan B.K.Ş, ardından, “Siz sanıyorsunuz ki hep tanımadıklarınız ölecek” yazan son bir post paylaştığı belirlendi.”

Evet!

Yaşayanlar da ölüyor…

Hem de bir bir…

Annesiz, babasız kalan çocuklar yaşıyor mu?

Onlar da öldüler hem de diri diri… 

Gördükleriniz sadece birer suret ya da birer beden…

Çocuklarını, yakınlarını, akrabalarını kaybedenler…

Hepsi ölüler…

Nasıl yaşanacak bu dünyada? Nasıl normale dönecek bu ülke?

Hiç mümkün değil!

Toplumun ruhu çökmüş durumda… Ülke tümden ağıtta…

Nereye baksan gözyaşı…

Bir zamanlar hiç aklıma gelmezdi ölüm!

İnsanlar, doğarlar, büyürler, ölürler, derdim.

Şimdi insanlar, doğarlar ve ölürler, diyorum.

Ölüm ve yaşam ya da yaşam ve ölüm…

Bu kadar! 

Ötesi yok!